agonist
|
normalde doğal maddeler tarafından stimüle edilen hücre reseptörlerine affinitesi olan ve bu reseptörlerde fizyolojik etki oluşturan ilaç
|
akrozom
|
sperm hücresinin başını çevreleyen ve fertilizasyon sırasında ovumun penetrasyonunda görev alan enzimleri içeren başlık-benzeri yapı
|
aksesuar seks organları
|
erkek ve dişi üreme sistemlerinin bir parçası olan, esansiyel seks organları (overler ve testisler) dışındaki organlar
|
amenore
|
menstruasyonun olmaması veya anormal biçimde durması
|
analog
|
bir diğerine benzer yapıda olan, ancak belli bir komponent açısından farklılık gösteren kimyasal bileşik; metabolik olarak benzer veya zıt etki gösterebilir
|
androjen
|
kadınlarda overler ve adrenal korteks tarafından da üretilen bir grup primer erkek seks hormonları
|
anovulation
|
ovulasyonun (yumurtlamanın) olmaması. Hasta adet görebilir.
|
antagonist
|
bir diğerinin etkisini geçersiz kılan veya iptal eden madde; bir ilaç olarak düşünüldüğünde, biyolojik yanıt oluşturmadan hücre reseptörüne bağlanan bir ilaçtır
|
atrezi (foliküler)
|
bir over folikülünün maturasyona (olgunluğa) ulaşmadan ve rüptüre olmadan önce dejenerasyonu ve rezorpsiyonu
|
azospermi
|
bazal vücut ısısı (BBT=basal body temperature) testi
bir kadının vücut ısısındaki günlük dalgalanmalara göre ovulasyon zamanını saptama yöntemi
|
AZOOSPERMIA
|
Menide hiç sperm olmamasıdır.
|
BhCG testi / Beta Hcg testi
|
Gebeliği belirlemek için yapılan kan testidir.
|
blastosist
|
embriyonik gelişim sırasında morula'dan sonra gelen içi oyuk top şeklindeki hücreler, blastosistde bir dış hücre tabakası ve bir iç hücre kitlesi vardır
|
dış gebelik
|
Oluşan cenin rahim içi yerine;rahim dışında bir yerde yuvalanmasıdır.Genellikle tüpler, yumurtalıklar ve karın boşluğunda görülür.
|
doğurganlık
|
sık sık ve çok sayıda döl (çocuk) üretme yeteneği
|
ekzojen
|
vücudun dışından kaynaklanan
|
embriyo
|
döllenme sonrası, gelişiminin ilk 8 haftasındaki doğmamış çocuk; gebeliğin kalan döneminde fetus olarak bilinir
|
endojen
|
vücut içinden kaynaklanan
|
endometriozis
|
endometrium dokusunun uterus dışında büyümesi ve fonksiyon görmesi olarak tanımlanan anormal bir jinekolojik durum
|
endometrium
|
uterusun içini döşeyen ve her ay menstrüel siklus sırasında hücresel değişikliklere uğrayan mukoz membran
|
epididim
|
testisin seminifer tübüllerinden vas deferense sperm taşıyan bir çift uzun, sıkıca kıvrılmış kanallardan biri
|
esansiyel seks organları
|
üreme için gerekli olan organlar; kadınlarda overler ve erkeklerde testisler
|
estradiol
|
insanlarda doğal yoldan oluşan en potent estrojen
|
ESTRADIOL LEVEL (E2)
|
Yumurtanın gelisimini takip etmek amacı ile kanda ölçülen bir östrojen hormonudur.
|
estrojenler
|
kadınlarda temel olarak overlerde üretilen bir grup hormon; kadının normal cinsel gelişimi ve üreme sisteminin sağlıklı işlev görmesi için gerekli hormonlardır
|
farklılaşma
|
Birbirine eşit ve henüz özel bir fonksiyonu olmayan embriyo hücrelerinin, zaman içinde daha gelişmiş embriyonun uzak doku ve organlarını oluşturmak üzere farklılaşması
|
fallop tüpleri
|
dişi üreme sisteminde uterustan overlere uzanan iki adet uzun ve dar tüp; yumurta ve spermi iletirler ve döllenme bu tüplerde gerçekleşir
|
fertilizasyon (döllenme)
|
bir ovumun bir sperm tarafından, embriyo gelişimini başlatmak üzere penetrasyonu
|
FETAL REDAKSİYON
|
Çoğul gebelik durumlarında fetus'un sayısını azaltmak için yapılan girişimdir.
|
FETUS
|
Bebeğin anne karnındaki 16.haftasından sonra,doğum gerçekleşinceye kadar ki dönemde bebeğe verilen isimdir.
|
FOLİKÜLERHAS
|
Foliküler gelişimin meydana geldiği zaman dilimi.
|
fimbria
|
her bir fallop tüpünün distal ucundaki dallı, parmak gibi uzantılar; yumurtalık ile bağlantılıdır ve ovumun uterusa doğru hareketine yardım eden siliaları olan epitel hücreleri içerir
|
folikül
|
İçinde yumurta bulunan su dolu kese. overde ovumun geliştiği sıvı ile dolu pekçok boşluktan biridir.
|
folikül stimulan hormon (FSH)
|
ön hipofiz bezinden salgılanan, kadınlarda over foliküllerin büyümesini ve erkeklerde spermatogenezi stimüle eden gonadotropik bir hormon
|
fundus
|
uterusun üst kısmı; fallop tüpleri fundusun zıt köşelerine doğru açılır
|
gametler
|
Sperm veya yumurtaya verilen isim. Özelleşmiş üreme hücreleri (dişilerde ovumlar; erkeklerde spermatozoalar), bu hücrelerin birleşimi yeni bir bireyi oluşturur
|
GIFT
|
Laproscopy ile sperm ve yumurta karışımının tüpler içine yerleştirilmesi işlemidir.
|
GnRH agonisti
|
GnRH'in hücre reseptörlerine affinitesi olan ve fizyolojik etki oluşturan bir madde
|
GnRH antagonisti
|
GnRH'in hücre reseptörlerine bağlanan ve kendisi herhangi bir fizyolojik etki oluşturmadan GnRH'in etkisini bloke eden bir madde
|
gonadotrof
|
hipofizin ön lobunda bulunan, over ve testisin belli hücrelerini etkileyen spesifik bir tip hücre
|
gonadlar
|
esansiyel seks organları; kadınlarda overler ve erkeklerde testisler
|
gonadotropin-releasing hormon (GnRH=gonadotropin-salıveren hormon)
|
hipotalamus tarafından salgılanan, hipofiz bezinde FSH ve LH salınımını uyaran bir hormon
|
gonadotropinler
|
overler ve testislerde, bir başka deyişle gonadlarda hücre aktivitesini stimüle eden hormonlar (FSH ve LH); gonadotropinler olarak da bilinir
|
HAM'S solüsyonu
|
in vitro fertilizasyon sonrası embriyo kültürü yapmak için kullanılan ortam
|
hedef organlar
|
özelleşmiş kimyasal reseptörler içeren, spesifik bir hormonu çekmek ve ona bağlanmak üzere tasarlanmış organlar
|
hipofiz bezi
|
beynin tabanında yerleşmiş, hipotalamus tarafından uyarıldığında FSH, LH ve aynı zamanda diğer endokrin hormonların salınımını sağlayan iki loblu endokrin bez
|
hipofiz
|
hipofiz bezi
|
hipotalamus
|
beynin tabanında yerleşmiş, vücut ısısı ve iştah gibi fonksiyonları kontrol eden ve hipofiz bezi tarafından hormon salgılanmasını düzenleyen endokrin bez
|
hirşutizm
|
özellikle kadınlarda aşırı vücut kılı; polikistik over sendromunun klasik belirtilerinden biridir
|
HİSTEREKTOMİ
|
Rahimin cerrahi olarak çıkarılmasıdır.Bazen tüm olarak yumurtalıklarla............................................. sadece servixten yukarı kalan kısmın çıkarılmasıdır.
|
HİSTERESKOPİ
|
Rahim içinin , bir ucunda kemara olan bir alet ile gözlemlenmesidir.
|
HSG
|
Rahimin içine vagen yolu ile boya verilerek filmin çekilmesi.
|
hormonlar
|
endokrin sistemde dolaşan, belli hücre ve organların aktivitelerini düzenleyen kimyasal maddeler
|
HUMEGON / PERGONAL / METRODİN / PUREGON / GONAL F
|
Yumurtaların gelişimini sağlamak için kullanılan ilaçtır.
|
infertilite
|
Bir yıl süreyle düzenli ve korumasız olarak cinsel ilişkiye rağmen gebe kalınmaması veya gebe kalabildiği halde canlı doğum yapılamamasıdır.
|
insan koryonik gonadotropini (hCG)
|
implantasyon sonrası plasentadan salınan, korpus luteumun estradiol ve progesteron üretimine devam etmesini stimüle eden, dolayısıyla menstruasyonu önleyen gonadotropin
|
inseminasyon
|
vajina veya servikste bulunan semen sıvı birikintisi
|
IVF ( İNVİTROFERTİLİZASYON - TÜP BEBEK )
|
Kadından alınan yumurta il erkekten alınan spermin laboratuar ortamında aynı kaba konarak döllenme gelişiminin tamamlanmasıdır.
|
kapasitasyon (muktedir hale gelme)
|
spermin fallop tüpünde kaldığı ve yumurtayı penetre etmeye hazırlandığı birkaç saatlik dönem
|
katekolamin
|
belli reseptör bölgeleriyle birleştiğinde sempatik sinir sistemini etkileyen kilit nörolojik kimyasal maddeler; kilit katekolaminler, norepinefrin, dopamin ve serotonindir
|
kontrollü over hiperstimulasyonu (COH=controlled ovarian hyperstimulation)
|
gonadotropinlerin, foliküller olgunlaşana dek eşzamanlı gelişimlerini sağladıkları ART'daki ovulasyon indüksiyon işlemi
|
KLOMEN / GONAPHANE
|
Düzenli yumurtlaması olmayan hastalarda kullanılır.
|
korpus
|
uterusun üst tümsek kısmı
|
korpus luteum
|
luteal fazda yumurtalıkta ortaya çıkan altın-renkli cisim; vücudu gebeliğe hazırlayan progesteron ve estrojen hormonlarını salgılar
|
laparoskopi
|
Göbek etrafına uygulanan minik bir kesikten bir ucunda ışık diğer bir ucunda kemara olan teleskop benzeri bir alet ile karın içi organlarının , rahmin , yumurtaların ve tüplerin gözlemlenmesi işlemidir.
|
Leydig hücreleri
|
testis içinde bulunan ve testosteron hormonu üreten hücreler
|
LH
|
Ön hipofiz bezinden salgılanan ve olgunlaşmış yumurtanın folikülden koparak atılmasını sağlayan hormondur.
|
LUKRİN
|
Bir hormon ilave olup çeşitli kullanım alanları olmakla birlikte tüp bebek uygulamalarında aynı büyüklükte bir çok yumurta oluşturularak , daha fazla embiryo elde etmek amacı ile kullanılmaktadır.
|
luteal faz
|
üreme siklusunun yumurtalıkla ilgili bölümünün üçüncü dönemi; vücudu gebeliğe hazırlamak üzere artan miktarlarda progesteron ve estrojen salgılayan korpus luteumun oluşumu ile başlar
|
luteinizan hormon (LH)
|
ön hipofiz tarafından salınan, hem ovulasyonun oluşması hem de korpus luteumun progesteron salgılamak üzere stimüle edilmesi gibi çift amaca hizmet eden bir gonadotropik hormon
|
mayozis
|
yalnızca overler ve testislerde oluşan özel bir tür hücre bölünmesi; mayotik bölünmeye uğrayan hücreler yumurta ve sperm hücrelerinin atalarıdır (öncüleridir)
|
menarş
|
pubertede menstruasyonun (adetin) başlangıcı
|
menstrüel siklus
|
her ay kadın vücudunda oluşan ve onu gebeliğe hazırlayan bir dizi siklik (devirsel) değişiklikler; dişi üreme siklusu olarak da adlandırılır
|
MİKROENJEKSİYON - ICSI
|
Spermin bir mikro enjektör yardımı ile yumurtanın içine sokulması işlemidir.
|
mikromanipulasyon
|
mikroskop altında, mikromanipulatör adı verilen özelleşmiş cihazlar aracılığı ile cerrahi, enjeksiyonlar, disseksiyonlar vb. girişimlerin uygulanması
|
mitoz
|
s ıradan hücre bölünmesi süreci, iki kardeş hücre oluşumuyla sonuçlanır ve bu süreçle vücut ölü hücreleri yerine koyar (ölü hücrelerin yerine yenilerini koyar)
|
miyometrium
|
uterus duvarının ortasındaki kas tabakası
|
MYOMEKTOMİ
|
Rahim korunarak , rahim duvarında bulunan iyi huylu myomun çıkarılmasıdır.
|
nörotransmitterler
|
merkezi sinir sisteminde, sinir uyarılarının iletilmesini sağlayan veya değiştiren kimyasal maddeler
|
nidasyon
|
embriyo'nun uterus endometriumu içine yuva yapma süreci
|
oligo-ovulasyon
|
overlerde normal sayıdan daha az sayıda ovumun olgunlaşması (maturasyonu) ve atılması
|
oligospermi
|
semen sıvısının birim hacmi başına düşen sperm sayısında eksiklik; semenin bir mililitresinde normalde 20 milyondan fazla sperm bulunur
|
oligomenore
|
düzensiz menstrüel periyodlar
|
OLİGOSPERMİA
|
Spermin anormallikle , sperm sayısının altında olması.
|
os
|
servikal kanalın her bir ucundaki iç ve dış ağızlar
|
otokrin
|
endokrin bezlerden hormonların salınımına işaret eder, bu hormonlar bezlerdeki hücrelerin reseptörlerine bağlanır ve fonksiyonlarını etkilerler
|
ooforektomi
|
bir veya her iki overin cerrahi olarak çıkartılması
|
OOSİT
|
Yumurta
|
oositler
|
olgun yumurtalara dönüşmek üzere gelişen primordial ovumlar
|
over hiperstimulasyon sendromu (OHSS)
|
over hiperstimulasyonunun (aşırı uyarılmasının) en şiddetli formu, ovulasyondan sonra overlerde yoğun kistik büyümeler görülür
|
ovaryektomi
|
bakınız (overin veya overlerin cerrahi olarak çıkarılması)
|
overler
|
uterusun iki tarafında yerleşmiş, nodüler, badem-büyüklüğünde iki bez; ovumların üretiminin yanısıra dişi seks hormonları estrojen ve progesteron da üretirler
|
OVULASYON
|
Yumurtlama. olgun ovumun pelvis boşluğuna atılması
|
ovulasyon indüksiyonu
|
hipotalamus-hipofiz-over aksındaki dengesizliği düzeltmek ve ovulasyon oluşumunu sağlamak üzere fertilite ilaçlarının uygulanması
|
ovulasyon siklusu
|
her ay overlerde oluşan ve ovumun salınımı ile sonuçlanan bir dizi siklik (devirsel) değişiklik
|
ovumlar
|
dişi gametler (yumurtalar)
|
parakrin
|
endokrin bezlerden hormon salınımına işaret eder, bu hormonlar yakındaki hücrelerde bulunan reseptörlere bağlanır ve bu hücrelerin fonksiyonlarını etkilerler
|
periton
|
uterus duvarının dış tabakası; düz yüzeyli, güçlü ve renksiz bir membran
|
polikistik over sendromu (POS)
|
anovulasyon, amenore, hirşutizm ve infertilite ile tanımlanan, hipofizde GnRH'a yanıt olarak aşırı LH salgılanması sonucu oluşan anormal bir durum
|
polipeptidler
|
hidrolizleri sonucu ikiden fazla amino asit ortaya çıkaran peptidler
|
progesteron
|
ovulasyondan sonra korpus luteum tarafından salgılanan temel bir seks hormonu; uterusu gebeliğe hazırlayan ve gebelik oluşana dek bu durumu sürdüren hormondur
|
progesteron challenge testi
|
amenorenin sebebini saptamak amacıyla yapılan test
|
prolaktin
|
hipofiz bezinin ön lobundan salgılanan ve memeden laktasyonu (süt salgılanması) stimüle eden bir hormon
|
proliferasyon
|
hücrelerin üremesi veya çoğalması
|
pronükleer
|
fertilizasyondan sonra, ancak kromozomların zigotun nukleusunu oluşturmak üzere füzyonundan önce, ovum veya sperm hücresinin nukleusu
|
PREGNİL / PROFASİ(HCG)
|
Yumurtaların olgunlaiarak toplamaya hazır hale gelmesi veya çatlamasının sağlanması için kullanılan bir hormondur.Gebelik sırasında plasantadan salgılanarak progeston hormonu üretimini uyarır ve gebeliğin devamını sağlar.
|
reseptör
|
bir hücrenin yüzeyinde veya içinde bulunan, spesifik modülleri tanıyan ve bu modüllere bağlanan ve hücre içinde etki oluşturan bir molekül
|
salıveren hormonlar
|
hipotalamus tarafından salınan ve ön hipofiz bezine etki ederek ön hipofiz bezinin spesifik hormonlar salıvermesini sağlayan çeşitli hormonlar
|
semen
|
ejakülasyonda erkeğin ürettiği sıvı; içinde seminal vesiküllerden, prostattan ve bulboüretral bezlerden gelen sıvı yanısıra sperm de bulunur
|
seminifer tübüller
|
testislerde bulunan, spermin üretildiği dar, sıkıca sarılmış yapılar
|
sentez
|
bir bileşiğin, onu oluşturan elemanların birleşmesi sonucu yaratılması; yapay olarak veya doğal süreçlerin sonucu olarak yapılır
|
sertoli hücreleri
|
testislerde bulunan, olgunlaşmamış spermi olgunlaşana ve seminifer tübüllere atılana dek besleyen hücreler
|
serviks
|
rahim ağzıda denir. uterusun vajinaya yakın olan alt kısmı; sperm için bir hazne görevi görür ve spermi vajinanın asit ortamından koruyan alkali bir mukus salgılar
|
SİKLUSUN İPTALİ
|
Hastanın ilaçlara cevap vermemesi, hastadan yumurta toplanmaması veya döllenme olmaması anlamında tedavinin kesilmesidir.
|
SMEAR
|
Rahim ağzı kanserinin tanısı için uygulanan bir tarama testidir.Bir fırça yardımı ile rahim ağzından sürüntü yöntemi uygulanarak alınır , patolog tarafından mikroskop altında hücrelerin incelenmesi ile tanı konur.
|
sperm
|
Erkek üreme hücresi
|
SPERM YIKAMA
|
Sperm hücrelerinin içinde bulunduğu sıvıdan ayrıştırma işlemine verilen isim.
|
spermatogenez
|
sperm üretimi
|
spermatozoa
|
erkek gametler (sperm)
|
steroid hormonlar
|
testosteron ve estrojen gibi erkek ve dişi seks hormonları
|
stroma
|
overin çevresini oluşturan fibröz doku ve düz kas
|
supernatant
|
çökmüş çözünmeyen madde tabakasının üzerindeki sıvı kaplama (örtü)
|
teka
|
over folikülünün çevresini oluşturan bağ doku tabakası, bir iç bir de dış tabakaya bölünür
|
Testis
|
Erkek üreme hücrelerinin ve ve erkeklik hormonunun üretildiği organdır.
|
testosteron
|
Erkek sex organıdır. Testislerin interstisyel (Leydig) hücreleri tarafından, hipofiz bezinden salınan LH stimulasyonuna yanıt olarak üretilen, temel ve en potent androjenik hormon
|
UIU ( AŞILAMA - SUNİ DÖLLENME )
|
Özel olarak hazırlanmış spermin rahim içine bir kateter yardımı ile verilmesidir.
|
ultrason (ultrasound)
|
ses dalgalarının vücudun içinden geçtiği ve üreme organlarının boyutunu ve şeklini değerlendirmek üzere bir imaja dönüştüğü bir işlem; özellikle ovulasyon problemlerinin tanısının konmasında ve foliküler gelişimi izlemede faydalıdır
|
uterus
|
İçinde fetusun doğuma kadar tutulduğu ve kaldığı rahimdir.
|
varikosel
|
testiküler valvlerde yetersizliğe bağlı olarak, kanı skrotumdan taşıyan bir veya iki venin dilatasyonu (genişlemesi); erkek infertilite vakalarının yaklaşık %40'ında bulunur
|
vas deferens
|
sperm kanalları
|
venöz
|
venlerle ilgili
|
Vajinal Ultrason
|
Kadın iç genital organlarının , vagene sokulan bir ultrason aygıtı vasıtası ile gözlemlenmesidir.
|
zona pellusida
|
primer follikülü çevreleyen şeffaf bant
|