Tüp Bebekte Tedavi Akışı Nasıl Gelişir?

Tüp Bebekte Tedavi Akışı Nasıl Gelişir?

İnfertilite tetkikleri sonrasında tedavi kararı alan hastalar koşullarına göre uygun olan tedavi için yönlendirilmektedirler. Tetkikler sonrası çiftler iki ayrı yöntemle tedaviye alınmaktadırlar
İ.U.İ. (İntra uterin inseminasyon): 
Aşılama olarak da adlandırılan bu yöntemin uygulanabilmesi için belirli koşullar gerekmektedir. Bu işlem için kadının tüplerinin açık olması ve erkek sperm sayısının ve hareketliliğinin belli değerlerin üstünde olması zorunludur.  Kadınlara adet kanamalarının 2-3. günü arasında yapılacak ultrasonografi değerlendirmesinde 15 mm.den büyük kist bulunmadığında yumurtalıkları uyarmak amacıyla ağızdan kullanılacak ilaçlar ya da günlük iğnelerle tedaviye başlanır.

Tedavinin 5. günü ultrasonografik inceleme ile cevap değerlendirilir.  Burada amaç 1 ya da 2 adet yumurtanın uyarılmasıdır.  Cevaba göre tedavi yeniden düzenlenir ve ultrason incelemesi sonucunda yumurta boyutları 18-20 mm boyutlarına ulaştığında yumurtanın olgunlaşma amacıyla çatlatma iğnesi olarak bilinen enjeksiyon yapılır.  Çatlatma iğnesini takiben 36 saat sonra aşılama yapılmaktadır.  Bunun için erkeğe ait semen laboratuarda çeşitli işlemlerden geçirilerek aralarından daha kaliteli olanlar seçilir ve anne adayına enjekte edilir.  İşlemden 15 gün sonra gebelik testi ile sonuç değerlendirilir.
 
Tüp Bebek ve Mikroenjeksiyon Yöntemleri: 
Doğal yollardan gebelik şansı olmayan çiftler için uygulanan yöntemlerdir.  Yardımcı üreme teknikleri adı altında birçok işlemi kapsamaktadır. 
Tüp bebek yöntemi (IVF - In Vitro Fertilizasyon) bu işlemlerin genel adı olarak kullanılmakta iken mikroenjeksiyon yönteminin 1992 yılında geliştirilmesi ile bugün üremeye yardımcı teknikler olarak adlandırılan metotlardan biridir.  Bu metodun seçildiği hasta grubunda erkek faktörü bulunmamaktadır.  Erkek semen incelemeleri sonrasında genel olarak normal kabul edilmelidir.  Kadın faktörü olarak en önemli sorunlar olarak her iki tüpün tıkalı olması, yumurtlama bozuklukları, endometriosis vd. sayılabilir. 

1992 yılına kadar erkek faktörü olarak çok düşük sperm sayısı ya da hiç sperm bulunmaması ve ileri derecede hareket kusuru bulunduğunda çiftlere çocuk sahibi olma konusunda tıbbi teknik yetersiz kalmaktaydı.  1992 yılında yardımcı üreme teknikleri konusunda devrim niteliğinde bir teknik olan mikroenjeksiyonun tedavi metotları arasına girmiştir.  Bu metotla kadına ait her bir yumurta hücresine bir adet sperm hücresi direkt olarak enjekte edilir.  Erkeğin semen örneğinde hiç sperm bulunmadığı durumlarda TESE, TESA, PESA ve MESA adı verilen cerrahi yöntemlerle sperm elde etme şansı bulunmaktadır.
 
Tüp bebek ve mikroenjeksiyon kararı verilen çiftlerde tedavi kadına yapılacak uygulamalarla başlar: 
İlk olarak kadının yumurtalıklarının baskılanması gerekmektedir.  Bu amaçla kadının yaşına, yumurtalık kapasitesine hormonal durumuna göre adetin 2 ya da 21. günü yapılacak ultrasonografi sonrası ilaçlar başlanır.  Yumurtalıkların baskılanmasını takiben yumurtalıkları uyaracak ilaçlara geçilir.  Burada aşılama yönteminden farklı olarak çok sayıda ve uygun kalitede yumurta hücresi elde etme amaçlanmaktadır.  Yumurta uyarıcı ilaçlara başlandıktan sonra hasta 2-5 günlük aralarla ultrason kan tetkikleri ile değerlendirilir.  Ultrasonda yumurtaların belli büyüklüğe ulaşmasını takiben çatlatma iğnesi yapılır.  Çatlatma iğnesinin yapılmasından 36 saat sonra vajinal ultrason eşliğinde yumurta hücreleri toplanır.  Yumurta hücrelerinin toplandığı gün erkeğe ait spermler de laboratuara alınmalıdır.  Semen örneğinde sperm bulunmayan hastalardan da aynı gün cerrahi metotlarla sperm elde edilmeye çalışılır.
 
Sperm ve yumrta hücreleri laboratuara alındıktan sonra işlemden geçirilerek özel medyumlarda kendileri için uygun ortamı sağlayacak kabinlere konulur. Yumurta toplanmasının ertesi günü döllenme miktarı değerlendirilir.  Gelişen embriyolar 3-5 gün boyunca laboratuarda bekletildikten sonra ultrason eşliğinde anne adayına transfer edilir.  Embriyoların yuvalanmasına destek olması amacıyla tedaviye yeni ilaçlar eklenir.  Transferden sonraki 8-10-12 günlerde kan tetkiki ile değerlendirme yapılır.  Transferden sonraki 12. gün gebelik testi ile sonuç değerlendirilir. 

Süha Sönmez'e Sorun

Etiketler